Vahşi Sulamanın Ülke Tarımına ve Ekonomisine Etkisi
Buğday Yetiştiriciliği 5. Bölüm

- BUĞDAY YETİŞTİRİCİLİĞİNDE ÖNEMLİ ZARARLILAR VE MÜCADELESİ
12.1 EKİN KAMBUR BÖCEĞİ ( Zabrus sp.)
Zabrus larvaları baş ve göğsü kahverengi, karın kısmının üstü kestane renkli, alt kenarları ise kirli beyaz renkte olan bir zararlıdır. Bu larvada üç çift göğüs bacağı vardır. Pupaları ise serbest pupa tipinde ve beyaz renklidir. Yumurtalarının büyüklüğü bir mısır tanesi kadardır ayrıca yuvarlak ve beyaz renklidir. Ekin kambur böceğinin buğdayda yaptığı zarar yaşam dönemine göre üç’e ayrılmaktadır. İlk olarak genç larvayken, sonbahar aylarında uygun koşulları bulduklarında ekin yapraklarını toprak içine çekerek yemeye başlarlar. Buna ek olarak genç larvayken bitkinin kök boğazını kemirerek zarar yapabilirler. İkinci olarak olgun larva olduğunda, ilkbaharda yaprak ve sürgünleri yiyerek buğdaya zarar verebilirler. Üçüncü olarak erginleri, hasata yakın günlerde başak tanelerini kemirirler, ekim döneminde ise toprak altındaki taneleri kemirerek zarar yapabilirler.
Mücadelesi: Ekin kambur böceği yılda bir döl vermir bu sebeple ekim nöbeti ile zararlının sayısı birkaç yıl içerisinde azalacaktır. Ekim nöbeti için çapa bitkisi kullanılması bu zararlının azalması için daha iyi olacaktır. Derin sürüm yapılması bu zararlıyı azaltabilen bir diğer faktördür. Diğer tahıl ürünleriİ arpa, çavdar, yulaf da bu zararlının diğer konukçuları olduğu için bu bitkilerin ekim nöbetinde kullaılmaması gerekir. Yabancı ot mücadelesi zamanında yapılmalıdır. Bu zararlı için en etkili kimyasal öücadele tohum ilaçlamasıdır. Bu nedenle bu zararlının daha önce görüldüğü alanlara ekim yapılırken mutlaka tohum ilaçlaması yapılmalıdır. Zararlı larva belirli bir yoğunlukta görüldüğü zaman ise yüzey ilaçlaması yapılabilir.
(Fotoğraf 15: Ekin kambur böceği larvası, ergini ve buğday bitkisinde zarar şekli)
12.2 Süne
Buğday tarımında görülen en önemli zararlılardan biridir. Rengi farklılık göstermekler birlikte çoğunlukla; toprak rengi, tam siyah, kırmızımsı, kirli beyaz ya da bu renklerin karışımı alacalı desenli renkte görülmektedir. Başa üstten bakıldığında üçgen şeklinde vücudu ise yassıca ovaldir. Süne yılda bir kere çoğalmaktadır. Kışı dağlarda meşe, geven, kirpi otu ve benzeri bitkilerin altında geçirmektedir. İlkbaharda havalar ısındığında ise tarlaya göç ederler. Süneler tarlada beslenir, çiftleşir ve hatta yumurta bırakırlar. Yumurtadan çıkan yavru ise tarlada gelişimini tamamlayıp, yeni nesil ergin böcek olur ve tekrar dağlara çıkarlar. Süne buğday bitkisinin kardeşlenme döneminde sapları emerek sararmalarına ve kurumalarına neden olmaktadır. Bu zarar şekli ise “Kurtboğazı” olarak bilinmektedir. Bu zararlı başakların beyazımsı bir renk almasına, kurumasına sonucunda ise başakların dane bağlamasına engel olurlar. Bu da verim kaybı anlamına gelmektedir. Sünenin bu şekildeki zararı ise “Akbaşak” olarak bilinmektedir.
Mücadelesi: Ekim için erken çıkan buğday çeşitlerinin kullanılması, tarlanın derin sürülmesi, anızların yakılması, mera alanlarının tahrip edilmesi, sünenin doğal düşmanları olan kuş türlerinin (keklik, güvercin) korunması, tarla kenarında yetişen ağaçların yaygınlaştırılması sünenin kültürel mücadelesinde kullanılan yöterlerdir. Süne zararlısı için kimyasal mücadele de yapılabilmektedir.
(Fotoğraf 16: Buğday bitkisinde süne zararlısı)
12.3 Kımıl
Ülkemizde özellikle İç Anadolu Bölgesinde önemli ürün kayıplarına neden olan bir zararlıdır. Biyolojik ve zarar şekli olarak süneye benzemektedir.
Mücadele: Kültürel önlemler sünedekiyle aynı şekilde uygulanmaktadır. Kimyasal mücadelenin kışlaklardan ilk uçuşların olduğu zamanlarda yapılması daha iyidir. Zararlı daha tarlaya girmeden ya da girdikleri ilk anda yumurta bırakmasına izin vermeden yakalanmalı ve kimyasal yollarla müdahale edilmelidir.
(Fotoğraf 17: Buğday bitkisinde kımıl zararlısı)
Yazar: İkbal KARATAŞ
Leave a Reply